Makale Dizini
Rivayete göre 15. asırda bölgede yaşamıştır. Yine rivayet odur ki o zamanlar köyden üç yaşlı kişi eşleri ile birlikte hac vazifesini yapmak için Hicaz'a gitmeye niyetlenirler. O zamanlar hacca gitmek binek hayvanlarıyla aylar sürmektedir.
Hazırlıklar sürerken, bu muhterem zat rüyasında aksakallı ulu birini görür, ve ona;"Hacca gitmekten vazgeç, bak köyün yakınından dere geçmekte olduğu halde insan ve hayvanat için içilebilir. Su köye çok uzaktan eşek sırtında testilerle taşınmaktadır, eğer köye içme suyu getirir ve çeşme yaptırırsan bu senin için daha hayırlıdır. "der.
Sabah olunca rüyasını karısına anlatan muhterem, karısının da onayını alarak hacca gitmekten vazgeçer. Hac için biriktirdiği parayı köye vererek su getirmelerini ister. Tüm köy halkı ile beraber diğer hacca giden iki kişi ve eşlerini dualar eşliğinde yolcu eder.
Köylü bu parayla köye 4-5 km uzaklardaki bir su kaynağından suyu köye getirmeye başlarlar ancak tam köye ulaştırdıkları halde çeşme yapmak için para yetmez. Çok üzülen muhterem konuyu hanımına açınca, hanımı ona:"Üzülme bey; al mercan kolyemi köye ver satıp çeşmeyi yaptırsınlar"der.
Mercan kolyenin parası ile çeşme yaptırılır ve köy suya kavuşur. Köylü bundan sonra yaşlı muhtereme Mercan Dede, çeşmeye Mercan Çeşme, suya da Mercan su denilmeye başlanır.
Birkaç ay sonra, hacca giden iki aileyi köyün girişinde köylü ile birlikte karşılayanlar arasında Mercan Dede de bulunmaktadır. Hacdan dönenler Mercan Dede'yi görünce: "Sen ne çabuk gelmişsin, bizde sizi yolda kaybedince geride kaldınız zannettik"derler. Köylü hep bir ağızdan onun hacca gitmediğini, köyde su ile uğraştığını söyleyince: "Olur mu bizden sonra o da hacca yanımıza geldi, hatta biz ona 'Hani hac için ayırdığın parayı köye su için vermiştin nasıl geldin?' dediğimizde o da bize: "Hanımın mercan kolyesi sayesinde geldik.' dedi." derler. Köylü bunu duyunca Mercan Dedenin evliyadan olduğunu anlarlar ve ellerini öperler. O zamanlar hacca gidenlerin hatırasına köyün girişine "Hacılar Ezanı" denen taşlar dikilmektedir. İşte hicaz'a gitmediği halde Mercan Dede ve karısı için de hacılar ezanı dikilir. Ölünce de mezarı yaptırdığı çeşmenin yanına defnedilir ve yıllarca her gün mezarına ibriklerle mecan suyu bırakılır. Rivayettir ki bırakılan su ile Mercan Dede abdest aldığından testilerde su her gün boşalmaktaymış.
1990'lı yıllarda köye emekli bir kişi yerleşir, köyün yakınına ev yaptırır. Su olmadığı için de yakınları araştırarak bir su bulur ve ondan içmeye başlar. Yıllarca şeker hastası olan bu kişi İstanbul'a doktor kontrolüne gittiğinde doktorlar şaşırır. Çünkü şeker düzeyi mucizevi bir şekilde normale dönmüştür. Nedeni araştırılınca bu su olduğuna kanaat getirilir. İşte artık unutulmuş olan mercan su tekrar bulunmuş ve şifasını göstermiştir.
Edirne iline 127 km, Keşan ilçesine 17 km uzaklıktadır.
2013 yılı itibariyle nüfusu 98 kişidir.
Köyde, ilköğretim okulu yoktur ve taşımalı eğitimden yararlanılmaktadır. Köyün içme suyu şebekesi ve kanalizasyon şebekesi vardır. PTT şubesi ve PTT acentesi yoktur. Sağlık ocağı ve sağlık evi yoktur. Köye ulaşımı sağlayan yol asfalt olup köyde elektrik ve sabit telefon vardır. Şifalı suyu şeker hastalığına iyi geldiği bilinmektedir. İyi bir de sulama göleti vardır.